Münih Göçmen Kadınlar Birliği “Birleşelim – sesimizi yükseltelim – mücadele edelim“ mottosuyla 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinliği gerçekleştirdi. Demokrasi ve özgürlük mücadelesinde ve kadın cinayetlerinde hayatlarını kaybeden kadınlar için gerçekleştirilen saygı duruşu ile başladı.
Açılış konuşmasını yapan Pakize Zengin, tüm kadınları mücadeleyi yükseltmek için birlikte çalışmaya davet etti. Etkinlikte bir konuşma yapan Almanya Göçmen Kadınlar Birliği Başkanı Ceyda Tutan ise “Cinsiyet eşitliğinin sağlandığı bir toplumun çok uzağındayız. Dünyanın birçok ülkesinde kadınları ezen yasalar çekincesizce onaylanıyor. Bu durum Almanya’da da farklı değil. Gerici faşist örgütlenmeler kadınların eşitlik mücadelesindeki kazanımlarına karşı yoğun propagandalar sürdürürüken kadınları geri, geleneksel rollere döndürme çabası içinde.” dedi.
Tutan konuşmasına yıllardır süregelen mücadeleye rağmen hala eşit işe eşit ücret, güvencesiz ve düşük ücretli işlerde çalıştırılmak, emeklilikte yoksulluk, taciz, tecavüz, kendi bedenlerimiz hakkında hala karar verememek gibi sorunların çözülmemiş olduğuna dikkat çekerek devam etti. “Yaşadığımız ülkede göçmen olarak oy kullanamadığımız gibi eşimizden bağımsız oturum hakkımız yok.” diyen Tutan var olan bu sorunlar çerçevesinde mücadelemizi yükseltip taleplerimizi daha gür sesle dile getiriyoruz.” dedi.
Etkinlik daha sonra Chrisa Lazariotou ve Abathar Kmash’tan oluşan Ogaro Duo isimli müzik grubunun seslendirdiği Yunanca, Arapça ve Türkçe türkülerle devam etti. Büyük bir beğeni ile izlenen gruptan sonra Romina Tobar Şili’de hayat bulan kadın hareketini kendi yaşam hikayesinden yola çıkarak aktarırken kadınların Şili’de yıllarca insanlık dışı uygulamalara maruz kaldıklarını örneklerle anlattı. Onlarca yıl önce yaşanan sorunların hala çözülmediğini söyleyen Tobar, çok kısa sürede tüm dünyada hayat bulan ‘las tesis’ dansının eyleme dönüş hikayesini anlattı. Yaşadığımız coğrafyada dahi kadın olarak hala yaptığı iş üzerinden kabul görmek için büyük çaba harcamak zorunda kaldığını aktaran Romina Tobar, mücadelenin artarak sürmesi gerektiğini söyledi.
Daha sonra söz alan Münih Türkçe kitap kulübünden Nigar Mat Agyel kısa bir sunumla yaşam içerisinde normalleştirilmeye çalışan eril dilin etkisinden bahsederek bu dilin değişmesinin bizlerle gerçekleşeceğini vurguladı. Ardından Münih Göçmen Kadınlar Birliği’nden kadınların okudukları şiirlerle devam eden etkinlik Bekir Çetinkaya ve Çağdaş Tanık’ın seslendirdikleri birbirinden güzel türkülerle devam etti.
Türküler eşliğinde halay çeken kadınlar, örgütlü, ortak çalışmanın önemini vurgulayarak 8 Mart’ta sokakta buluşma çağrısıyla etkinliği noktaladılar.
Tülin Çokdeğerli
